Uzman hekimler ve gıda mühendisleri, salgın döneminde bağışıklık sistemini güçlü tutmanın çok önemli olduğunu ve bunun için yapılması gerekenleri anlattı!

 

Gıda Yüksek Mühendisi Aslı Elif Tanuğur Samancı; “Propolis, arıların bitkilerin yaprak, sap ve tomurcuklarından topladıkları güçlü antioksidan, antiviral, antibakteriyel etkilere sahip tamamen doğal bir arı ürünüdür. Arılar tarafından kovandaki mikropları yok etmek amacıyla kullanılır. Propolisin doğal bileşiminde yoğun olarak fenolik, flavonoid maddeler yer alır. Bu maddeler propolisin pek çok faydasından sorumludur. Propolis; antiviral ve antimikrobiyal aktivitesiyle bakteri, mantar ve virüslere karşı gelişmelerini önleyici etkiye sahiptir. Ayrıca antienflamatuvar yani iltihap önleyici özellik gösterir. Propolis bu faydalarıyla pek çok hastalıkta, destekleyici doğal bir gıda olarak kullanılabilmektedir. Ayrıca, düzenli tüketimde bağışıklığı güçlendirici etkiye de sahiptir. Vücutta antikor üretimini arttırarak bağışıklığın güçlenmesine yardımcı olur. Ancak propolisin tüm bu faydalarından bahsedebilmek için doğru bir şekilde üretilmiş ve özütlenmiş olması gereklidir. Propolis kovandan çıktığı ham haliyle tüketilemez. İnsan tüketimine uygun hale getirilmesi için, gıda mühendisleri tarafından uygun teknoloji ile özütleme işlemine tabii tutulmalıdır, katı halden damla formuna getirilmelidir. Böylece propolisin içerisindeki faydalı bileşenleri insan vücudu sindirebilir ve yararlanabilir“ dedi.

 

Prof. Dr. Osman Müftüoğlu; “Güçlü bir bağışıklık sistemi için; Antioksidanlardan, A, D, E, K ve B grubu vitaminlerinden, magnezyum, çinko, selenyum, demir gibi minerallerden zengin besinlerin yeterli miktarlarda vücuda alınması çok önemlidir. Bu besinler propolis, ham bal, arı sütü, polen, zencefil, zerdeçal, soğan, sarımsak, koyu yeşil yapraklı sebzeler (ıspanak, brokoli vb.), kırmızı mor meyveler (böğürtlen, yaban mersini vb.)’dir. Ayrıca alkol ve sigaradan uzak durulmalı, düzenli ve yeterli uyunmalı (günde ortalama 7-8 saat uyumak gereklidir.), yeterli su tüketilmelidir (günde ortalama 2-2,5 Lt.) ve mutlaka günlük rutine egzersiz eklenmelidir. Çünkü bağışıklık sistemi oksidatif hasara (bedenin normal metabolik faaliyetleri ile ürettiği hücre atıklarına) önemli derecede hassastır ve optimal fonksiyon gösterebilmesi için yeterli düzeyde korunmaya ihtiyacı vardır.” dedi.

 

 

Prof. Dr. Osman Müftüoğlu; “Koronavirüs başta olmak üzere tüm virüs kaynaklı enfeksiyonlara karşı bağışıklığı desteklemek için doğru bir şekilde hazırlanmış en az %20 oranında saf Anadolu Propolisi içeren propolis özütünden yetişkinler günde 20 damla, çocuklar 10 damla kullanabilir. Arı sütlü ham ballı karışımlardan da ayrıca tüketmekte yarar var. Propolis, arı sütü ve ham bal hem bağışıklığı desteklemek hem de enfeksiyon durumunda daha hafif semptomlar ile atlatabilmek için önemli gıdalardır. Eğer enfeksiyona yakalanırsanız kullandığınız propolis miktarını 4 katına yani 40-80 damlaya kadar çıkarabilirsiniz. Zira hastalık döneminde vücut daha fazla toksin ürettiği için bu toksinlerin atılımını sağlamakta da daha fazla antioksidana ihtiyaç oluyor. Propolis doğa da bilinen en güçlü antioksidanlardan biri ve düzenli tüketildiğinde vücuda detoks etkisi yaratıyor” diye belirtti.

 

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı ve Koronavirüs (Covid-19) Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ateş Kara;” Propolisin Virüsler üzerine etkisi ile ilgili Pavia Üniversite’sinde yapılan bilimsel çalışmada, propolisin içeriğinde doğal olarak bulunan 5 farklı flavonoidin, çeşitli virüslere karşı etkileri araştırılmıştır. Çalışmada, Koronavirus, Herpesvirus, Adenovirus ve Rotavirus örneklerinin uygun şartlarda coğalmaları sağlanmıştır. Ardından elde edilen ham propolisten Acacetin, Kamferol, Krisin, Kuersetin ve Galanjin flavonoidleri izole edimiştir. İzole edilen 5 adet flavonoidin, sırasıyla bütün virüslerle etkileşimleri gözlemlenmiştir. Çalısmanın sonucunda Acacetin, Kamferol, Krisin, Galanjin ve Kuersetin’in koronavirus dahil bütün virüslerin azalmasında etkili olduğu, Krisin ve Kamferol flavonoidlerinin de özellikle Herpes virüsünü güçlü şekilde azalttığı gözlemlenmiştir. Propolis, bileşiminde bulunan fenolikler ve flavonoidler nedeniyle yüksek antioksidan, antimikrobiyal ve antienflamatuvar etki gösteriyor; bu da hastalıklara karşı korunmaya ayrıca hastalık sırasında daha çabuk toparlanmaya yardımcı oluyor “dedi.