Arı Sütü Nedir?
Arı sütü, işçi arılar tarafından salgılanan süt beyazı bir besindir. Bu ürün, kraliçe arının büyümesi ve beslenmesi için kullanılır. İşçi arıların bezleri tarafından salgılanır ve kolonideki tüm larvalar cinsiyet veya sosyal sınıf gözetmeksizin bu salgıyla beslenir. İşçi arılar yeni bir kraliçe yetiştirmeye karar verdiklerinde bazı küçük larvalar seçerler ve onlara özel yapılmış kraliçe hücreleri ile bol miktarda arı sütü verirler. Arı sütü içeriğinde 2/3 oranında su ve protein, amino asitler, uçucu yağlar, çeşitli vitamin ve mineraller barındırır. İçerisinde değerli B grubu vitaminleri; kalsiyum, bakır, manganez, potasyum, sodyum, demir ve çinko mineralleri bulunur. Bu açıdan arı sütü, dünyadaki en değerli içeriğe sahip az sayıdaki gıdadan biridir. Arı sütü, antioksidan özelliklerinin yanı sıra hücre gelişiminde rol almaktadır. Arının yaşamındaki rolü açısından üremeyi etkilediği için eşsiz bir besindir.
Arı sütü antioksidan ve antienflamatuvar özelliklere sahiptir. Kolesterol düzeylerini dengeleyerek kalp hastalıkları riskini azaltır. Yara iyileşmesi ve cilt dokusunun onarımında yardımcı olur. Arı sütündeki belirli proteinler kan basıncını dengelemeyi sağlar. İnsülin duyarlılığını artırabilir ve kan şekeri kontrolünü iyileştirmektedir. Antioksidan bileşenler beyin fonksiyonlarını destekler. Menopozun bazı semptomlarını hafifletmeye yardımcı olur. Ayrıca kadınlarda yumurta sayısı, erkeklerde ise sperm kalitesini arttırarak doğurganlık arttırıcı etkisiyle infertilite tedavisinde destek olarak kullanılır. Arı sütü zengin besin bileşiminin yanı sıra kendine özgü 10-HDA ve royalaktin bileşenleriyle bedensel ve zihinsel gelişimi destekleyici, iştah düzenleyici, kalp-damar sağlığı ve bağışıklık sistemini destekleyici etki gösterir. Taze arı sütünü çocuklar günde ¼ çay kaşığı doğrudan, aç karnına dil altından, yetişkinler ise ½ çay kaşığı doğrudan, aç karnını dil altından tüketebilirler.
Bilimsel Çalışmalarda Arı Sütü ve Kadın Sağlığı
Yapılan bilimsel çalışmalarda arı sütünün kadın üreme sağlığını desteklediğini göstermektedir. Endometriozis, normalde rahim iç duvarında bulunan salgı bezlerinin (endometrial dokuların) rahim dışında yerleşmesidir. Sık görülen yerleşim yerleri, yumurtalıklar, rahim üzeri ve arkası, tüpler, kalın barsak ve idrar torbası üzeridir. Üreme çağındaki kadınların yaklaşık %10’unda görülür. İnfertilite şikayetiyle gelen kadınların yaklaşık %40’ında, sürekli kasık ağrısı olan (kronik pelvik ağrı) hastaların ise yaklaşık %40-60’ında endometriozis hastalığı mevcuttur. 2021 yılında Shiraz Üniversitesi’nde yapılan bilimsel çalışmada, arı sütünün endometriozis ve ağrı skorları üzerine etkisi değerlendirilmiştir. 9 hafta süren çalışma, 6 gruba ayrılan 48 rat ile yürütülmüştür. Endometriozisli deney grubuna 200 mg/kg/gün arı sütü verilmiştir. Çalışma sonucunda, arı sütü tedavisinin endometriozis lezyonlarının boyutunu ve ağrı skorlarını azalttığı görülmüştür. Araştırmacılar, endometriozis ve infertilitenin tamamlayıcı ve alternatif tedavisinde arı sütünün etkili doğal bir gıda olduğunu bildirmişlerdir.
Kaynak: Farahani, Z. K., Taherianfard, M., Naderi, M. M., & Ferrero, H. (2021). Possible therapeutic effect of royal jelly on endometriotic lesion size, pain sensitivity, and neurotrophic factors in a rat model of endometriosis. Physiological Reports, 9(22), e15117.